2 Kasım 2013 Cumartesi

ŞU HAYATIN NERESİNDEYİZ,NEREYE GİDİYORUZ ??

Annem anlatıyor ;
Bundan 25-30 sene evvel,
daha apartmanlar öyle insanların hayatını istila etmemiş..
Burda-Diyarbekir'de "avlulu ev"diye tabir edilen,ortada geniş bi bahçesi olan,odaları ve ortak mutfağı olan evler var...Bu evlerde bi kaç aile yaşarmış,Tek oda t.v. v.s elektronik cihazlar yok
Ama huzur var,mutluluk var,muhabbet var...
(evler şimdi de var ama artık her evde tek aile yaşıyor)
Dedem küçük,yaklaşık 3 m² (ki ben çocukken çok büyük gelirdi) bakkalı sayesinde 3 eve bakar ve etrafındaki insanlara da her türlü yardımı yaparmış.
Öyle ki kışın mahallede gezer,bacası tütmeyen evlere gece yarısından sonra kömür,gıda bırakırlarmış kapıya  ki insanlar mahcubiyet yaşamasın...Evlenenlere yardımcı olur,-ne zaman elin bollaşsa getirirsin dermiş..
Şimdi komşumuzdan bi haberiz ya,ondan aklıma geldi bu mevzu.Bi de sürekli güvensizlik aşılanarak büyüyoruz,aman dikkat et komşuna,arkadaşına,çok konuşma,gelip gitmev.s v.s.....E nasıl haberdar olacaz komşudan aç mı tok mu diye ??? Yok mu komşunun bizde mesuliyeti???
O peygamber değilmi ki haklardan söz etti,etti de sahabiler kimden söz ediyosun deyince komşu haklarından söz ediyorum dedi,öyle ki sahabiler komşuyu komşuya mirasçı kılacak sandık demişler....
yarınlar daha mı kötü olacak diye düşünmeden edemiyor insan...:((
Bu fotoları çok seviyorum, 
Üstelik geçtiğimiz günlerde şahit olduğum bi olay ki;donup kaldım yerimde tepki veremedim.Sonrasında çok kızdım kendime iki laf etseydim diye ama kımıldayamadım bile izlerken...
Suriyeli olduğu açıkça belli olan bi kadın marketin önünde dilencilik yapıyor;
Marketten eli kolu poşet dolu abla çıkıyor ve kapıda bekleyen BMW markalı arabasına biniyor ki gözü dilencilik yapan kadına ilişiyor,kendini vicdanen rahatsız hissediyor olmalı ki çantasında bozuk para bulma telaşına düşüyor ve sonunda 3-5 lira bulmanın rahatlığıyla çıkıyor arabasından kadına doğru ilerliyor ;
-Kalk,çalış çalış,nereye kadar dileneceksin,bak sapasağlam kadınsın,hiç değilse temizlik yaparsın,diyerek parayı kadının ellerine bırakıp gönül rahatlığıyla arabasına binip oradan uzaklaşıyor.....

Merak ettim de hemen kadın orada dese ki abla geleyim sizin eve temizliğe hemde yarı fiyatına ne derdi o canıım abla acep??

*Dilenen kadınla konuşuyorum,Halep'ten gelmişler Arap'lar yani,tek kelime Türkçe bilmiyor.Kocasına kimse iş vermiyormuş,4 çocuğu(10 yaş altı hepsi) ile burda yaşam mücadelesi veriyor dilenerek,çünkü başka çıkar yolu yok........

Ve buna benzer bi çok aile gezdik,erkekler işsiz,kadınlar -çocuklar çaresiz,hep şehrin en fakir semtlerinde yaşamaya çalışıyorlar.Kiralar saçma sapan,dilenmekten başka yol yok.ŞİMDİLİK tabi...
Bütün ailelerin tek isteği iş,evlerdeki durum berbat,ev bomboş,halı,yatak,battaniye yok,yemek yok,ısıtacak hiç bişi yok.Ve her evde çocuk var,bebek var her....
Gezdiğimiz Suriyeli ailelerden ...
























Böyleyiz işte hem noksan,hem kibirli....
Selametle...

Efendimiz(sav): Kestiğimiz koyunun bize neyi kaldı?
Hz. Aişe: Kürek kemiği
Efendimiz: Demek ki kürek kemiği hariç hepsi bize kaldı

3 yorum:

  1. Bütün bunlar biz nasıl müslümanız dedirtiyor bana. Bazı insanlar var ki; (insan demek bile istemiyorum) Suriye'den, savaşın içinden gelen insanlara yardım eli uzatacakları yerde onları sömürmeye çalışıyorlar (ki bunda da başarılı oluyorlar). O masum insanlara beddualar savuruyorlar, bağırıp çağırıyorlar. Sırf o insanların başlarını sokacak bir eve ihtiyacı olduğu için ev fiyatlarını 2-3 misli söylüyorlar. Aslında fark ettim de acınacak durumda olan Suriyeliler değil, bizleriz. O kadar aciz, o kadar zavallıyız ki; arada istisnalar olsa da insanlığın ne demek olduğunu unutmuşuz bir çoğumuz. Bunun tek sebebi dinimizi iyi bilmememiz. Eğer dinimizi iyi bilseydik, ensarın muhaciri karşıladığı gibi karşılardık onları. Söylemek istediğim, içimde biriken o kadar çok şey var ki, söylesem de boşa nefes tüketeceğimi bildiğimden susuyorum.

    YanıtlaSil
  2. İnsanların iğneleyici laflarını, hal tavır ve davranışlarını bildiğimiz için burada toplansak biz de yardımcı olsak nasıl olur acaba diye düşünüyoruz. Düşün, ihtiyacı olan insanlara yardım edicez ama iki adım geriden geliyoruz. Çünkü insanlar bencil, önce kendi insanımızın karnını doyuralım diyor sonra sıra gelirse onlara...
    Komşuluk hakkı ki en mühimi biz onunda kıymetini bilmiyoruz.
    Allah yardımcıları, yardımcımız olsun.

    *bu fotoğrafları çok seviyorum demişsin ya gerçekten çok sevilesi canım bir sürü hayal kurulur güğüm-çaydanlıkla...

    YanıtlaSil
  3. evet maalesef çeşit çeşit insan var,:(( her şeyi yerinde olup,kendini savaştan kaçmış,"ev"inde uyuyacak yatağı,yorganı olmayan,bi sonraki öğün yemeği için telaşlanan insanlarla kıyaslayıp"bize de yardım edin" diyenler...ve onları tanıdıkça hem sinirlendik hem üzüldük..
    VE burada toplansak demişsin ya Süper fikir :)),herkes kendi bloğunda paylaşır ve ortak bi hareket başlatabilirsek çok güzel olur..Herkes kendi yaşadığı şehirde(illa ki vardır Suriye'li aileler)nakdi ya da ev eşyaları(başta battaniye-halı-mutfak eşyası-ısıtıcı) olmak üzere yardımda bulunursa,imkanı olmayan İHH-ve Özgürder bu konuda aktifler oraya bırakabilirler.Ya da"biz ulaşamayız,zor olur diyenler için de buradan paslaşarak Diyarbakır'daki Suriyeli ailelere ulaştırabiliriz.Mesela değerli bi Dost'umuz kendi çevresinde topladığı kıyafetleri hem Diyarbakır'daki ailelere dağıttık hem de inşaAllah bu hafta Suriye'ye gidecek olan bi araçla oraya gönderme imkanımız olacak...
    Aminnn,düşünürken hep onlar imtihanda diyoruz ama,onlar kadar biz de imtihandayız da farkına varabilsek...
    ** :))

    YanıtlaSil