Fırının önünden geçerken içeriden gelen kokunun davetine icabet edip girdim kapıdan,gözüme ilk ilişen çöreklerden işaret ederek,
-2 tane alabilir miyim? dedim.O sırada yaşlı bir teyze elinde (dört küçük somun ekmeğin poşetlendiği) ekmek poşetini uzatarak fiyatını sordu,
-1 tl,dedi kasadaki kız.
Yaşlı teyze elindeki poşetli ekmeği çevirdi,baktı,baktı öyle...Sonrasında vitrinde duran yarım pideyi işaret ederek onun fiyatını sordu..Kasiyer kız;pidenin kuru olduğunu bu yüzden satamayacağını söyleyince teyzenin gözleri yere düştü,ağır ağır kayıp bir şeyi arar gibi ...
Ben cüzdanımdan para çıkarıyorken oldu bunlar.Parayı uzatıp burdan alabileceği söyleyince,kasiyer kız şaşkınlıkla;
-Birlikte misiniz,anneniz mi? dedi..
-Evet annem sayılır,hatta anneannem,biz de senle kardeş değil miyiz?en genelde hepimiz akrabayız sonuçta,diyerek tebessüm ettim...
Kasiyer kızın gözünde şaşkınlık,teyzenin gözünde biraz hüzün,biraz sevinç,dilinde dua,,,,,bütün dünyanın yükü onun sırtında gibi göründü bi an gözüme.....
Bende derin bir hüzün,eksiklik,utanç ayrıldım fırından....Ağır aksak bir yürüme ilerliyorum bineceğim minibüse doğru..
O an teyzede eksik olup da,benim cebimde duran paradan,bineceğim minibüsteki "
afilli semt"levhadan aynı yeryüzünde,aynı zamanlarda fakat ayrı dünyalarda yaşamaktan çok utandım...Öyle acıdı ki kalbim,gözlerimden aktı acı...
Ama kaide buydu değil mi?? yürek acır,gözyaşı akardı...Bugün de kurallara riayet etmiştim,artık konforlu evime gidebilirdim....
Aradan kaç gün geçti aklıma gelince,utanıyorum,,,
Rabbim hesabımızı kolaylaştır,yoksa nasıl kalkarız bu koca yükün altından....
Allah bilincimizi açsın ve kendi rızası için koşturan,heyecanlanan sızlayan kalplerle bir kılsın bizi de...
Şükür ki ölüm var....:(
Selametle....